KPMG Türkiye, sektörlerin 2018 raporlarını açıklıyor.Ekonominin lokomotif sektörlerinden otomotiv bu yıl yeni kilometre taşlarıyla buluşacak. Teknolojiyle dönüşen sektörde bu yıl üretimin dünyada 100 milyona yaklaşması, Türkiye’de ise 1,7 milyona ulaşması bekleniyor. Dünyada sektör 2018’de sürücüsüz araçları, sıfır emisyonve sıfır kaza çalışmalarını konuşmaya devam edecek. Türkiye’nin gündeminde ise vergi oranları, artan hibrit otomobil satışları ve yerli otomobil var. KPMG Türkiye Otomotiv Sektör Lideri Hakan Ölekli, “Teknoloji firmalarının da pazara girmesiyle otomotiv sektörü; geleneksel tasarım ve üretim yapanlar ve otonom çözümler sunanlar olarak ikiye ayrıldı. Artık otomotiv şirketleri birer Ar-Ge merkezi haline geldi. 2018 Türkiye için dönüşüm planlarına uyum sağlanması gereken bir yıl olacak” dedi.
KPMG Otomotiv Sektörel Bakış Raporu 2018 raporunu açıkladı. KPMG Türkiye Otomotiv Sektör Lideri Hakan Ölekli, “Otomotiv sektörü büyük bir dönüşüm içerisine girdi. İngiltere, Almanya, Norveç, Fransa ve dünyanın en büyük otomobil pazarı olan Çin’in benzinli ve dizel araç kullanımını yasaklama planları, büyük bir vizyon değişimini beraberinde getirdi. Geleceği inşa etmek adına sıra dışı bir faaliyet içine giren sektörde, otomotiv şirketleri Ar-Ge merkezi haline geldi. Artık otomotiv şirketlerinin geleneksel üretimini yeni trendlerle geliştirmesi bir tercih değil, zorunluluk… 2018’de sektörün dünya gündeminde sıfır emisyon, sıfır kaza, otonom araçlar yer alıyor. Türkiye’de ise artan vergi oranları ve yerli otomobil tartışması gündemin ilk sıralarında” dedi.
KPMG Otomotiv Sektörel Bakış 2018 raporundan öne çıkan notlar şöyle:
- 2017’deTürkiye’de otomobil pazarı küçüldü, hafif ticari araç pazarı büyüdü. Otomobil satışları 2017 yılında722 bin 759 oldu. 2016’da ise 756 bin 938 adet otomobil satılmıştı. Satışlardaki azalma oranı yüzde 4,52 oldu. Hafif ticari araç pazarı ise 2016’ya göre yüzde 2,93 artış gösterdi.
Vergiler, otomobil tercihlerini etkiledi
- Motor hacmine göre vergi uygulaması, müşteri tercihlerini etkiledi. Otomobil pazarında motor hacmine göre satışlarda en yüksek payı yüzde 96,1 oranla 1600cc’nin altındaki otomobiller aldı. 1600cc ve altı için toplam satış rakamı 694 bin 464 olarak gerçekleşti.
- 1600-2000cc aralığındaki otomobiller 21 bin 568 ile satışlardan yüzde 3 pay aldı. 2000cc üstü otomobiller ise toplam satıştan sadece sadece yüzde 0,3 pay alabildi. 2016’ya göre 2000cc ve üstü otomobillerin satışlarında yüzde 47 azalma gerçekleşti.
Hibrit araç satışlarında artış büyük
- Elektrikli ve hibrit araçların satışları hala beklentilerin altında seyrediyor. 2017 yılında 86 KW altı 55 adet, 121 KW üstü 21 adet olmak üzere toplam 76elektrikli otomobil satışı gerçekleşti. Hibrit pazarında ise toplam 4 bin 507 araç satıldı. Böylece 2016’ya göre hibrit otomobil satışları yüzde 334 seviyesinde çarpıcı bir artış gösterdi.
- Dizel otomobil satışları düşüşe geçti. 2016’da 465 bin 152 seviyesinde gerçekleşen dizel araç satışı 2017’de yüzde 5,2 oranında düşüş gösterdi.2017’de 440 bin 890 dizel araç satışı gerçekleşti. Ancak toplam satışlar içerisinde yüzde 61’lik dizel payı önemli bir değişiklik göstermedi.
Otomotiv üretimi yüzde 17 arttı
- OSD verilerine göre üretim arttı. 2016’nın ilk 11 ayına göre yüzde 16 artış gösteren toplam otomotiv sektörü üretimi, 1 milyon 544 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Otomobil üretimi ise aynı döneme oranla yüzde 24 artış gösterdi ve 1 milyon 47 bin adet olarak kaydedildi.
- Otomotiv sektörü son 11 yıldır olduğu gibi 2017’de de en çok ihracat yapılan sektör unvanını kaptırmadı. 1 Ocak-30 Kasım 2017 tarihleri arasında 142 milyar doların üzerinde gerçekleşen Türkiye’nin toplam ihracatının 26 milyar dolarlık bölümü otomotiv sektörü tarafından gerçekleştirildi. Sektörün toplam ihracattaki payı ise ilk 11 aylık dönemde yüzde 19 düzeyine yaklaştı.
- 2017 yılının ilk 11 ayında toplam otomotiv ihracatı yüzde 19 artıp, 1 milyon 228 bin adete yükseldi. 844 bin otomotiv ihraç edilirken, otomobil ihracatı 2016 yılının aynı dönemine göre yüzde 28 artış gösterdi.
Sektör ihracatının yüzde 77’si AB ülkelerine yapıldı
- TİM verileri incelendiğinde 2017 yılının ilk 11 ayında AB pazarının Türkiye için önemi ortaya çıkıyor. 2017 Kasım sonu itibariyle toplam otomotiv sektörü ihracatının yüzde 77’si AB ülkelerine yapıldı. İhracatta Almanya ilk sıradaki yerini korurken, sırasıyla İtalya, Fransa, İngiltere ve İspanya, AB ülkelerine en çok ihracat yapılan ülkeler oldu. Brexitkararının ardından henüz AB ülkeleri arasında değerlendirilen Birleşik Krallık’a yapılan otomotiv ihracatı yüzde 25 oranında artış gösterdi.
18 fabrika faaliyetlerine devam ediyor
- Türkiye’de 12 firma, 18 fabrikayla otomotiv sektöründeki faaliyetlerini sürdürüyor. 12 firmanın dördü sadece otomobil, altısı sadece ticari araç, ikisi ise hem otomobil hem de ticari araç üretimi yapıyor.
- Sektör oyuncularının son dönemdeki otomobil yatırımları olumlu sonuçlar verdi. 351 bin 898 adetle Tofaş, 2017’nin ilk 11 ayında Türkiye otomotiv sektörünün en büyük üretim rakamına ulaştı. Tofaş’ı sırasıyla Ford Otosan, Oyak Renault, Toyota ve Hyundai Assan izledi.
- İhracatta ilk sırayı Ford Otosan aldı. Hafif ticari araçlar konusunda pazardaki payını sürekli artıran Ford Otosan, hem üretim hem ihracat büyümesini de bu segmentteki gücüyle yakalıyor. Oyak Renault, Tofay, Toyota ve Hyundai Assan da sırasıyla ihracat listesinin ilk 5’ini oluşturuyor.
Sektörde gelecek değişimlerle gelecek
KPMG Türkiye Denetim Şirket Ortağı ve Otomotiv Sektör Lideri Hakan Ölekli şu değerlendirmeyi yaptı:
“Temkinli girdiğimiz 2017’yi Türkiye otomotiv sektörü başarılı bir şekilde geride bıraktı. İç pazarda kısmi daralma yaşansa da ihracat alanında sektörün aldığı yüzde 18,3’lük pay ekonomiye değer kattı. 2018 yılının da tıpkı 2017 gibi ‘kararlı’ bir şekilde geçeceğini düşünüyoruz. 2018 yılı otomotiv sektörü toplam pazarının 950 bin-1 milyon adet aralığında gerçekleşmesini bekliyoruz. Ancak geniş bir pencereden baktığımızda, sektörün ‘ekonominin lokomotifi’ kimliğini koruyabilmesi için tüm firmaların Almanya başta olmak üzere dünya genelinde başlayan ‘dönüşüm planı’nın içinde yer almaları gerekiyor. Bu dönüşüm planına ayak uydurmak için de Ar-Ge yatırımlarına öncelik vermek ve inovasyonu kurum kültürünün bir parçası haline getirmek gerekiyor. Sektörde gelecek değişimlerle gelecek. Bu nedenle değişime ayak uydurulması, sadece otomotiv sektörü için değil Türkiye ekonomisi için de büyük önem taşıyor.”